Sofya İzlenimlerim

Hana Kamer
Hana Kamer
Published in
6 min readAug 6, 2017

--

Sofya’ya taşınalı 6 ay olduğuna ve Burak kalma iznini 1 sene uzattığına göre resmi olarak Sofya’yı ve Bulgaristan’ı beğendiğimize karar verdim. Bu yazının da yazılma zamanı geldi de geçiyor bile. Size biraz buradan umduğumuzu ve burada bulduğumuzu anlatacağım.
Buraya benim Bulgar vatandaşlığımdan yararlanıp Burak’a evlilik üzerinden D vizesi alarak giriş yaptık. Sürecin İ-N-A-N-I-L-M-A-Z çağ dışı olması bizi vazgeçirme kararına, sinir krizi eşiğine defalarca getirmesine rağmen bürokrasi ile uğraşacak son bir damla sabrımız kalmadığı için bu yolda devam ettik. Gerekli belgelerin belirtildiği resmi bir site, randevu alabileceğiniz herhangi bir sistem yok. Bu iki bilgiye bir de canı sıkılan bilimum insan ile işinizin olduğunu eklerseniz süreci hayal gücünüzle çözebilirsiniz.
Evet… Bulgaristanı olası göçülesi ülkeler listesinden sildiniz mi :D
Durun silmeyin hemen:)

Ev ve İş

Ocak ayında ‘yuvayı dişi kuş yapar’ misali önden gidip 3 gün içinde kira buldum. Semt, İstanbul standartlarında Bostancı, Sofya’nın semtleri arasındaki sıralamasında Etiler’e denk gelen bir yer. 2 balkonuyla birlikte 100 metre kare olan, 1+1 eşyalı ev (buzdolabı, fırın, çamaşır makinası, bulaşık makinası, koltuklar, koltuklar, yatak, çalışma masası ), 1100 leva (1 leva =2.12 tl). Sürekli İstanbul ile karşılaştırdığımız için bize çok uygun gözüktü ama buranın yerlileri bizi epey hor gördü:D
Mahallede market, bakkal, fırın, kahveci, yemeklik hoş mekan vs hep evden 5 dk uzaklıkta olduğu için mahalleyi çok seviyorum.

Yuvayı kurduktan, Burak da buradaki işine başladıktan sonra bu sefer iş aramaya başladım.

İş arama sürecim çok hızlı gelişip sonuca vardı. İş görüşmeleri sırasında hiç bir yer evli olup olmadığımı, çocuk düşünüp düşünmediğimi sormadı (tabi bu bütün ülkenin böyle olduğu anlamına gelmez ama ben yaklaşık 10 tane görüşme yaptım).

Alınan vergilerin düşük olması sebebi ile bir çok firma yurt dışından gelip burada ofis açıyor. Bunlardan bazıları Skyscanner, Gameloft, Crytek, VMware, SAP. Büyük kurumsal şirketler dışında çok sayıda yerli ve yabancı startuplar da var. Bu nedenle sektör de geliştiriciye aç.

Çalışma Koşulları

Çalışma koşulları benim şu ana kadar çalıştığım 6 yer arasında en iyisine sahip diyebilirim. Sınırsız evden çalışma, esnek çalışma saatleri, 19 gün yıllık izin (bu izinlere girdiğiniz andan itibaren sahipsiniz; 1 sene sonra değil ), 6 gün eğitim izni, 700 eu eğitim/konferans bütçesi, bir spor salonu ile anlaşma ve özel sağlık sigortası haklarına sahibim burada. Anlaştığım ücret İstanbul’da aldığım ücret ile rakam olarak benzer, birim olarak leva.

Fazla mesaiye karşı insanların fikirleri çok net: İş dışında insanların bir hayatı var; yoksa kötü ve oldu ki iş saati dışında bir şeyin yapılması gerekiyor (buna on call olarak beklemek de dahil) bu saatlerin parası ödenir. İnsanlar haklarının farkında ve peşinde.

Çalışma koşullarından bahsetmişken kadınların doğum izinlerinden de bahsedeyim. Kadın, çalıştığı yerde 1 seneyi doldurduğu takdirde doğumdan önce 45 gün dahil toplamda 410 gün ücretli izin hakkına sahip oluyor. Ücret, ortalama günlük ücretin %90 baz alınıp hesaplanıyor ve sosyal sağlık sigortası tarafından ödeniyor. Çocuk 2 yaşına basana kadar kadının bu izni kullanma hakkı var fakat ikinci sene ücret %80 oluyor.

Alım Gücü

Alım gücü bulunduğunuz sektöre bağlı olarak inanılmaz değişiyor. Burada avukat, yazılımcı, diş doktoru yüksek alım gücüne sahip iken diğer mesleklerin maaşları Türkiye’deki asgari ücretin yarısından da aşağıda.

Bazı ürünlerin fiyatları şöyle: 1 kg ekmek 1 leva; dana eti 8–9 leva; tavuk but 6-7 leva; karışık kıyma 6–7 leva, 2 litre bira 3 leva, 0,5 kg yoğurt 1–2 leva, domates 3–4 leva. Dışarda ev yemeği yiyebileceğiniz yemekhane benzeri yerlerde ana yemekler 1–3 leva arası değişirken, lüks olmayan bir mekanda ana yemek 10 leva. Dışardan rahatlıkla lezzetli ve ucuz ev yemekleri bulabilirsiniz yani.

Ulaşım

Şehrin her yeri ağaçlarla dolu ve bir yerden bir yere fiziksel olarak yürüyebileceğiniz bir düzene+düzensizliğe sahip. Toplu taşımada kullanılan biletler 1.60 fakat bunların dışında 50–60 levaya alabileceğiniz aylık kartlar var. İstanbul’da benim aylık yola 150 lira verirken burada en fazla 50 leva vermem gerekiyor. Evden ofise ulaşmam 20 dk sürüyor. Yola harcanan zaman ve para bu kadar az iken işten sonra herhangi bir etkinliğe gitmek çok rahat oluyor. Yolda gerek yaya gerek bisikletli olarak tanınıyorsunuz. Yaya yoluna ayağınızın ucuyla girdiğiniz anda arabalar duruyor. Diğer yandan kaldırımda yürümek büyük bir sorun :D Çünkü kaldırım taşları yol kenarlarındaki dev ağaçların dev köklerinden yerlerinden oynamış ve ayaklarınıza bakmadan yürümek tehlikeli. Yamuk taşlar dışında senelerce kapatılmamış boy boy delikler de var. Bu sebeple kaldırımlarda tekerlekli bir araçla (bebek arabası, tekerlekli sandalye) geçmek imkansız olmadığı zaman büyük dert.

Yazılım sektörü

Yazılım sektörü çok canlı ve her hafta ilgi alanıma giren en az bir etkinlik bulabiliyorum. Etkinliklerin çoğu İngilizce oluyor; ya da yabancı olmasına bağlı olarak İngilizce’ye geçilebiliyor. Etkinliklerin çoğu sponsorlu olup sonlarında bira+pizza+networking zamanı oluyor (şu anki işimi de böyle bir networking sırasında buldum).

Sektörde çok fazla insan var ve bir etkinlikte daha önce gördüğünüz insanlarla karşılaşmak neredeyse zor. Etkinliklerde konuşulan konular farklı tecrübelere sahip insanlara hitap edebilecek şekilde farklılık gösteriyor. Hackerspace’de zaman zaman workshoplar oluyor. Bunun dışında SoftUni adında, maddi ihtiyaçlarını şirketlerin sponsorluklarından elde eden; katılımı ücretsiz, sertifikaları ücretli bir organizasyon var. C#, JS, HTML ve CSS, oyun geliştirme, algoritma gibi aylarca süren kurslar veriyorlar. Aynı zamanda bu dersleri anında canlı olarak veya sonradan derslerin kayıtlarını izleyerek internetten takip etmek de mümkün.

Mevsimler

Buraya kışın geldiğimiz için ilk Bulgaristan günlerimiz karlı ve romantikti. Ta ki… Kış bize gerçek yüzünü gösterene kadar… 1 hafta boyunca -20 derecede nasıl hayatta kaldık tam hatırlamıyorum ama bu sene yine hatırlayacağız muhtemelen. Bahar çiçekli yeşilli hoş bir geçiş yapıyor yaza. Yaz, 30 derece etrafında ama haftada bir güzel bir sağanak yağmur ile etrafı serinletiyor. Nem olmadığı için güneşten gölgeye geçtiğinizde anlamlı bir serinleme hissedebiliyorsunuz.

Kışın ısınma merkezi ısıtma sistemi ile sağlanabiliyor. Burada söz konusu olan merkez bina değil şehirde bulunan merkez. Elektrik santrallerinde enerji üretirken yan ürün olarak çıkan sıcak su kullanılıyor. Ayrıca musluklar da aynı merkezi sisteme bağlı olup sıcak su sağlıyor. Doğal gaz pek yaygın değil.

Sokakta kadın olmak

Burada 6 ay boyunca beni rahatsız eden ve tedirgin eden tek bir durum olmadı. Saçımı masmavi boyamış olmam, istediğim gibi giyinip eve yürüyerek gitmem bu durumu değiştirmedi. Aldığım tek tepki 4–5 yaşındaki çocukların ‘annneaaeaeeaa kızın saçına baaaak’ demesi :D

Başka başka

Hafta sonları etkinliği olarak bir çok seçenek var. Birbirinden güzel, yemyeşil, ormanlı parklarda piknik yapmak, bisiklet/paten/kaykay sürmek, Sofya’nın hemen dibindeki Vitoşa dağında yürüyüş yapmak bunların arasında benim en en bayıldıklarım.

Sofya’nın dağlarla çevrili olup çukur bir alanda kalması sebebi ile fazla rüzgar olmuyor bu nedenle şehrin hava kirliliği sorunu var. Aynı zamanda kışın bütün evlerin merkezi ısıtma sistemi ile ısınmaması, kömür yakması da kışın 1–2 hafta fazlasıyla bir hava kirliliğine sebep oluyor.

Özetle biz burada umduğumuzdan fazlasını bulduk ve pek memnunuz. Fikrimizi değiştirecek kadar büyük değişikler olursa tekrar yazarım:)

--

--